AVRUPALI Türk Demokratlar Birliği’nin (UETD) Köln’de gerçekleşen 5. Genel Kurulu’nda Zafer Sırakaya genel başkanlığa getirildi.
UETD Genel Başkanı Sarıkaya, ”UETD kuruluşundan bugüne kadar gelmiş olduğu süreçte insanla uğraşan, insanla ilgilenen, insana hizmet götüren, Avrupalı Türklere yaşam biçiminde kolaylık sağlayan bir perspektifle yola çıktı. Önümüzdeki süreçte UETD’yi hem insanlığa hizmet eden, hem Avrupa’daki Türk toplumuna hizmet eden, aynı zamanda Avrupa’daki Müslüman toplumunun sıkıntılarıyla ilgilenen ve bunlara siyasal, kültürel, sosyal anlamda çözüm bulan bir dernek olarak göreceğiz” dedi.
Sırakaya, görevi 2013 yılından beri genel başkanlık yapan Süleyman Çelik’ten devraldı. UETD’nin önceki yönetimlerinde de görev alan Zafer Sırakaya, AK Parti Brüksel temsilciliği görevini yürütüyordu.
Köln’de yapılan genel kurula Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Volkan Bozkır, Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonu Başkanı ve AK Parti İstanbul Milletvekili Mustafa Yeneroğlu, AK Parti Dış İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Fatma Betül Sayan, AK Parti Dış İlişkiler Başkan Yardımcısı Metin Külünk ve delegeler ve çok sayıda davetli katıldı.
Köln’de 2005 yılında dönemin başbakanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açılışı yapılan ve lobi çalışmaları yapmak üzere kurulan UETD, Avrupa’nın 15 ülkesinde 250 şubesi bulunan bir yapıya dönüştü.
Genel kurulda 25 kişilik Merkez Karar ve Yönetim Kurulu tek liste halinde seçildi. MKYK ilk toplantısında yedi kişilik yönetim kurulunu seçecek.
“Muz cumhuriyeti değil”
Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Volkan Bozkır, ”İstiyorlar ki Türkiye’de bölgeler olsun, oraya polis, Türk devleti giremesin. Doktor, hakim, sağlık memuru benden olsun, ileride bayrağım olsun, ileride bir de ne diyorlar adına özerk yönetim falan filan olsun. Ya arkadaşlar burası muz cumhuriyeti değil, burası Türkiye Cumhuriyeti’dir” dedi.
Bozkır, Avrupalı Türk Demokratlar Birliğinin (UETD) 5. Olağan Genel Kurulunda yaptığı konuşmada, Türkiye’de, 2 milyon 600 binin üzerinde sığınmacıyı kabul etmesine rağmen tek olumsuz sesin çıkmadığını, ancak Avrupa’da aynı tavrın gösterilemediğini söyledi.
Bozkır, Almanya Başbakanı Angela Merkel’in sığınmacı politikasının Türkiye’ye benzediğini belirterek, bu politikayı övdü.
Türkiye’nin yıllardır terörle mücadele etiğinin altını çizen Bozkır, şunları söyledi:
”Siyasete atılmadan önceki yaşamımda ASALA terörünün hedefi olan, birçok şehit vermiş bir kurumdan geliyorum. Bunun ne olduğunu çok iyi bilen bir ülkeyiz. 30 bin insanımızı yitirdik, şehitler verdik. 7 Haziran’dan sonra bir boşluk bulunduğunda birden bire bu terör tekrar ortalığa çıktı. İstiyorlar ki Türkiye’de bölgeler olsun, oraya polis, Türk devleti giremesin. Doktor, hakim, sağlık memuru benden olsun, ileride bayrağım olsun, ileride bir de ne diyorlar adına özerk yönetim falan filan olsun. Ya arkadaşlar burası muz cumhuriyeti değil, burası Türkiye Cumhuriyeti’dir’.’
Avrupa’nın artık bir Hıristiyan kulübü olma lüksüne sahip olmadığını dile getiren Bozkır, şu ifadelere yer verdi:
”Avrupa’da radikalizm, İslamofobi, ırkçılık, o senden benden, öteki kavramlarının kaybolması mecburiyeti vardır. Aksi takdirde depremlerin ardından tsunami gelecektir ve bunun altından kalkılamayacak boyutlara ulaşılacaktır. Biz Türkiye olarak AB’ye katkıda bulunmak için üye olmak istiyoruz. Türkiye öteki kavramının kalmadığı bir ülke olarak Avrupa’ya da dini değerleriyle, kültürüyle, tarihiyle, kendi renkleriyle önemli katkı sağlayacaktır. Avrupa’nın da öteki kavramından kurtulmasını sağlayacaktır.”
-“15 yurt dışı vekilliği meclise yasayla sevk edildi”
Bakan Bozkır, yurt dışında yaşayan seçmenlerin kendi milletvekillerini seçebilmeleri amacıyla gerekli yasal değişikliğin meclise sevk edildiğini söyledi.
Bozkır, AK Parti’nin, cumhuriyet tarihinde ilk defa vadettiklerinin yüzde 80’ini gerçekleştiren bir parti haline geldiğini vurguladı.
Yurt dışında yaşayan Türklere seçme hakkı verilmesinin ardından seçilme talebinin de bulunduğunu hatırlatan Bozkır, ”Sizler ‘Oy kullanmak yetmez’ dediniz. ‘Bu böyle olmuyor, biz de buradan milletvekili seçmek istiyoruz’ dediniz. Bunun için 298 sayılı kanunda değişiklik yapıyoruz. Meclise de sunuldu. 15 yurt dışı vekilliği meclise yasayla sevk edildi. İnşallah en kısa zamanda geçecek. Oy kullanacak, ilave olarak kendi bölgenizden 15 milletvekilini de Türkiye’de parlamentoya göndermek hakkınız olacak” ifadesini kullandı.
Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, 28 Şubat’ın millet iradesini hiçe sayan bir süreç olduğunu söyledi.
Türkiye’de 28 Şubat girişimleri olduğu kadar ondan sonra 27 Nisan girişimleri de olduğuna dikkati çeken Kılıç, ”28 Şubat millet iradesini hiçe sayan bir süreçtir. Milletin iradesini temsil eden bir başbakan tarafından ‘yeter durun karar milletindir’ denildi ve bugüne geldik. Artık Türkiye’de çok farklı şeyleri konuşuyoruz. Alman dostlarımızla çok farklı şeyleri konuşuyoruz” diye konuştu.
Çağatay Kılıç Türkiye’de Avrupalı Türkler için “gurbetçi” kelimesinin kullanılmamasını isteyerek, şunları kaydetti:
”Biz entegrasyondan bahsettiğimiz zaman, entegrasyon diye yola çıktığımız zaman, ‘gurbetçi’ kelimesini kullandığımızda bir yerde hata ediyoruz. Biz Almanya’da gurbetçi değiliz. Biz diyorum çünkü ben de bu ülkede doğdum büyüdüm. Entegrasyonun artık bir konu olduğunu düşünmüyorum. 55 yılda gelen gelmiş, dönen dönmüş ama kalan da kalmış, Almanya’nın gelişimine katkı vermiş. Yeri gelmiş zihnini, yeri gelmiş bedenini ortaya koymuş. Bugün güvenlik açısından baktığımızda Almanya’da görev yapan Türk kökenli polis, asker, parlamentoda milletvekilleri var. Nereden geldiklerini önemsemiş olmalarını istiyoruz.”
Çağatay Kılıç Almanya’da 8 Türk’ü öldüren ırkçı Nasyonal Sosyalist Yeraltı (NSU) terör örgütü davasına da değinerek, ”NSU davasında şekillenmiş olan o örgütün çökertilmesi ve teröre karşı işbirliğimizin en üst seviyede gösterilmesi noktasında Alman makamlarına güveniyoruz” dedi.
AA© InterAjans – Haberlerin tüm hakları İnterAjans’a aittir, izinsiz kullanılamaz.